Birçok kişinin ortak sorunu olan vücuttaki şişkinliğin sebebi vücutta sıvı birikmesi (ödem) veya karında gaz oluşumudur. Özellikle de kadınlarda erkeklere göre bu sıkıntı çok daha fazla ve sık olarak karşımıza çıkar. Sürekli tartılan kişilerde gün boyunca değişen kilonun sebebi şişkinliklerdir.
Ödemin en yoğun görüldüğü dönem yaz aylarıdır. Yazın vücudun daha fazla suya ihtiyacı vardır. Yetersiz su tüketildiğinde vücut şişme eğilimi gösterir. Bu yüzden kışın en az 1,5 litre su tüketilmesi gerekirken yazın bu miktarın 2 litre olması gerekir.
Kadınlarda regl öncesi dönemde vücutta ödem oluşumuna çok sık rastlanır. Alkol tüketimi de vücutta sıvı birikmesine sebep olur. Bu dönemlerde günlük alınması gereken miktardan daha fazla su tüketilmelidir.
Fazla miktarda tüketilen tuz da ödemin en önemli sebeplerindendir. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) günde 5 gram tuz tüketimini önerir. 2012’de Türkiye’de yapılan “Türk Toplumunda Tuz Tüketimi Çalışması”na göre ise tüketilen tuz miktarı toplumumuzda günde 15 gram olarak saptanmıştır. Tuz tüketimini azaltmak için yemeklere az miktarda tuz eklenmeli, tuz oranı yüksek olan hazır ve işlenmiş besinlerden uzak durulmalıdır.
Gaz, özellikle de karın bölgesinde görülen bazen ağrı ve sancıya sebep olabilen şişkinliğin en büyük nedenlerindendir. Bazı sindirim sistemi bozuklukları (laktoz intoleransı, gluten alerjisi), birtakım besinlere kişinin özel hassasiyeti, üşütme, sakız çiğneme, yemek yerken ağzın açık olması nedeniyle hava yutmak, hızlı yemek yeme, mide ve bağırsak enfeksiyonları, guatr, bağırsak florasındaki iyi bakterilerin yetersiz oluşu, hareketsizlik gibi birçok nedenden dolayı karında gaz oluşabilir.
Gaz konusunda ciddi şikayeti olan kişiler özellikle gaz yapan karnabahar, brokoli, lahana, bürüksel lahanası, kuru fasulye gibi gaz yapıcı kuru baklagillerin tüketimini azaltabilirler. Beslenme programından tamamen kaldırılması yanlış olur çünkü bunlar aynı zamanda sağlığa olumlu katkısı olan besinlerdir. Öğle yemeğinde tüketilmesi ve sonrasında hareket edilmesi daha uygun olacaktır.
Sık ve azar azar yemek yemek, yemekte su tüketmemek, yemek yerken ağzı kapalı tutmak, gazlı içeceklerden uzak durmak gaz oluşumunu önlemede faydalıdır. Süt intoleransı olan kişiler laktozsuz süt tüketebilirler. Yoğurt süte göre 1/3 oranında daha az gaz oluşturur. Özellikle probiyotik yoğurtlar (yararlı bakteri içeren) tercih edilerek bağırsak florası düzenlenebilir. Yine kişilerin bazı besinlere olan kişisel hassasiyetinin tespit edilmesi için bir diyetisyene başvurarak besin intoleransı testi yaptırmasında ve sonrasında çıkan sonuca göre bir beslenme programı edinmesinde fayda vardır.
Antik Çin’de ortaya çıkan, “Ölümsüzlük Çayı” ve “Mucize Çay” olarak adlandırılan Kombucha çayı son yıllarda…
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) baklagillerin beslenmeye dahil edilmesini teşvik etmektedir. Her zaman önerilen Akdeniz Diyeti…
Hint mutfağında uzun süredir kullanılan “Ghee” diğer adıyla “Sade Yağ” son zamanlarda oldukça popüler hale…
Obezite birçok ülkede, her yaş grubunda yaygınlaştığı halde Japonlar ideal kiloda kalmayı başarıyor. Genetik faktörlerin…
Günümüzün en korkulan hastalıklarından biri haline gelen kanseri önleyebilmek ve kanser hücrelerinin çoğalmasını yavaşlatabilmek için…
Bazen yemek yedikten kısa bir süre sonra tekrar acıkırız. Bir türlü doyma hissi yaşayamadığımız için…